ROMAN
Sylvia Plath, İngilizce aslından çeviren: Handan Saraç, 7. basım: Eylül 2010, Can Yayınları, İstanbul
Arka kapak yazısında, "Sırça Fanus, 20. yüzyıl edebiyatının efsane yazarlarından Sylvia Plath'in tek romanı. İlk kez 1963'te yayımlanan kitap... büyük ölçüde özyaşamsal bir yapıt... MCcarty döneminde, üniversite öğrencisi genç bir kızın zihinsel rahatsızlığını... yaşama dönme uğraşını anlatır... Plath, bu romanın yayımlanmasından bir ay sonra, otuz bir yaşında, yaşamına kendi eliyle son vermiştir" deniyor.
***
Kitabı G vermişti bana, en beğendiği bir kitabı istediğimde!
Ben pek beğenmedim!
Bir tür özyaşamsal anlatı olması güzel tarafı. Bunun dışında güzel bir yönünü göremedim!
Roman yazmak için burs almışmış, yazar, ve, bu kitabı da karşılığını bir şekilde vermeye çalışıp zamana karşı yarışarak yazmış gibi sanki!
Aceleyle, çalakalem, gelişigüzel...
Kurgu... Yok gibi!
Anlatım da güzel değil, bence, bolca, gereksiz, yersiz benzetme, uzun ve yapay cümleler...
Nasıl "efsane" yazarsa!
***
Kitaptan birkaç not:
-"Birinden hiçbir şey beklemeyince asla düş kırıklığına uğramaz insan" 86
-"Rosenbergler o gece geç saatte elektrikli sandalyede idam edileceklerdi./ Hilda, "Evet" dedi.../ "Böyle insanların yaşaması korkunç bir şey."/... "Öleceklerine öyle seviniyorum ki."..." 127
-"Ne olmak istiyorsak onu simgeleyen bir şeyle çekilecekti fotoğrafımız./.../ Bana ne olmak istediğimi sorduklarında bilmediğimi söyledim" 128
-"Olmasını beklediğim hiçbir şey yoktu" 145
***
Kitaptan iki cümle:
1. "Ufak çocuklarla dolu büyük, beyaz bir kuğu, oturduğum sıraya yaklaştı..." 166
2. "Dee Dee "Tahta Çubuklar" şarkısının sol elini çalarken Joan'a da sağ elini çalmayı öğretiyordu" 246
Bu cümlelerin asılları böyle mi, acaba?
Ve, bunlarda benim anlayamadığım bir şeyler mi var?
Ya da, tercüme ya da baskı mı sorunlu?
18.4.2017-Ankara
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder