19 Nisan 2020 Pazar

KARA KUTU


YÜZLEŞME VAKTİ 

Soner Yalçın, 2019, Kırmızı Kedi Yayınevi, İstanbul 



Kitapta özetle, 
Ilaç şirketlerinin halk sağlığını umursamadığı, 
Sağlığa zararlı ilaç ve aşıların dünya ölçeğindeki sağlıkla ilgili kurumların onayları ile piyasaya sunulduğu,  
Sağlıkla ilgili bilimsel yayınlarda insan sağlığını hiçe sayan gerçek dışı yayınlara yer verildiği, 
Bu durumun kapitalizmden kaynaklandığı ve büyük ölçüde Rockefeller'in eseri olduğu, 
anlatılıyor. 
* 
Ayrıca, epeyce de Canan Karatay övgüsü yapılmış. 
* 
Bence, 
Özensiz bir kitap. 
Sistematiği de iyi değil. 
Ve, sanki, doğru söylenen şeyler bile özensizlik nedeniyle kuşkulu hale geliyor, ya da, söylenenlerin önemi azalıyor. 
* 
Mesela, birçok yerde Rockefeller'den söz ediliyor ve insan sağlığını Rockefellerler'in hiçe saydığı ima ediliyor-belirtiliyor; ama, neden öyle olduğu, açıkça ortaya konmuyor.  
En azından ben Rockefellerler'in konuyla ilgili kabahatinin ne olduğunu kitaptan anlayamadım. 
Sanki, Rockefellerler'in çeşitli yerlere-kişilere parasal destekte bulunmaları kabahat, gibi! 
* 
Bence, çok önemli bir konuya değiniliyor, ama, kitap, tarzı nedeniyle olabilecek faydayı sağlamaktan uzak görünüyor. 
* 
Ek'te değindiğim Osman Elbek'in yazısı benim görüşlerime de tercüman olmuş! 
* 
Amaç kitap yazmış olmak mı?  
Özensizlik neden? 

* 
Kitaptan bazı notlar: 
-"Rockefeller zamanla sadece "iyiliksever" olup köşesine çekilmedi. Örneğin "tıp öğrenimini" kökten değiştirdi. Sağlığa-hastalığa bakışı değiştirdi, "biyopolitik" kavramına sebep oldu.../.../... "okulun müfredatını", "tıp literatürünü", "kılavuz kitapları" kimler, nasıl hazırladı?/.../ Önceleri işlevi hastalıkları tedavi etmek olan tıp, kapitalizmin doğuşuyla iki yeni fonksiyon kazandı: Sağlığı korumak ve yaşamı uzatmak./ Böylece sağlığın korunması pazarlama aracı oldu" 36 
-"-"Hasta yoktur, hastalık vardır" diyen "endüstriyel tıp"…/-"Hastalık yoktur, hasta vardır" diyen "tamamlayıcı tıp"…/.../-"Endüstriyel tıp" kimsenin itiraz edemeyeceği bir otoriteye nasıl sahip oldu?/ Yanıtları Abraham Flexner verebilir! "Kadim sağlık" anlayışını yıkan kişi Rockefeller Enstitüsü'nden Flexner idi çünkü.../ Yıl 1910... "Flexner Raporu"… yayımlandı.../... "Yuvarlak Masa"… cemiyeti.../ Rapora göre... "Eskimiş" geleneksel "tedavi yöntemleri" yerini "bilime" bırakmalıydı. Uygulama alanı olan tıp birden "bilim" oluverdi" 38-40 
-"Batı felsefesinin temelini atan Rene Descartes'in zihin ve beden arasında yaptığı sert ayrım, doktorları beden üzerinde yoğunlaşmaya ve hastalığın psikolojik, toplumsal ve çevresel boyutlarını ihmal etmeye yöneltti./... halk sağlığını tehdit eden daha toksik/zehirli ilaçların gelişmesine öncülük etti" 43, 44 
-"Sonuçta homeopati ve "endüstriyel tıp" arasındaki çatışma... Flexner Raporu ile daha acımasız hale geldi" 47 
-"Rockefeller'ın iki yüzü/.../ Rockefeller, kendisinin benimsediği tıp anlayışının halka ulaşmasını neden istemedi? Ayrıca sadece o değil... Carnegie de homeopatiyi kendine uyguladı ama topluma ulaşmasını engelledi. Bilime inandıkları için değil herhalde!" 48, 49 
-"Sinclair.../.../ 1923 yılında... Amerikan eğitim-öğretim sistemine "mercek" tuttu./-"Eğitim sistemimiz kamu hizmeti değil, özel ayrıcalık aracıdır..."/ Bunu sağlayan ise "… Carnegie Eğitim Geliştirme Vakfı ve... Rockefeller'ın Genel Eğitim Kurulu" idi./ Sonuçta ABD'de "endüstriyel tıp" kazandı.../.../ Kamil olan hekim yenildi, akademik unvanlı "doktor" (MD) galip geldi.../... "toptancı" anlayışı dayattılar./.../ Tıp, "yeni dinin" temel parçası oldu; bu uygulama alanının adına "bilim" dediler. Buna uygun tıp okulları açtılar. Tıp eğitimi özellikle "insan fizyolojisi" ve "biyokimyasına" sıkıştırıldı" 50-52 
-"Rockefeller'ın kadife eldiveni: Misyoner doktorlar/ Rockefeller için sağlık, "verimlilik" demekti./... bir önceki sömürgeciler gibi "medeniyeti" sağlık üzerinden götürecekti./ Bu sebeple... 1900'lerin başlarında 300-400 milyon dolar ( günümüzün parasıyla 1,5 trilyon dolar) harcadı ve bunların çoğu "endüstriyel tıp" fikrinin inşasına gitti. (… 300 milyar dolarlık serveti vardı...)/.../... Başkan Roosevelt, Rockefeller gibi Germen kökenlileri "Medeniyet Cephesi" içinde sayıyordu.../.../-Rockefeller, 1916 yılında Uluslararası Sağlık Kurulu'nu... kurdu. Kurul 1927'de Uluslararası Sağlık Bölümü (The International Health Division-IHD) şeklinde değişime uğradı.../ Bu IHD çok önemli.../ Uluslararası düzeyde daima halk sağlığı kurumları ağı oluşturmak için katalizör olarak çalıştı" 56, 57 
-"Mao, 1966'da... Sağlık Bakanlığı'nı lağvetti... tıp fakülteleri kapatıldı" 60 
-"İnönü ile görüşmede Rockefeller temsilcisi Gunn sözlerini dikkatlice seçti... Rockefeller Vakfı'nın... "dinsel misyonerlik" yerine, eğitim ve sağlık alanında Batı bilimi... için "seküler misyonerlik" çizgisini benimsediğini söyledi" 69, 70 
-"Trahom nedeniyle Adıyaman'ın adı "körler memleketi" olmuştu.../.../ Rockefeller dünyadaki antikomünist hareketleri destekleyen en büyük "kasa" idi" 75 
-"Sovyetler Birliği tıbbının amacı tek başına hasta bireyleri iyileştirmekten çok, sağlıklı bir toplum yaratmaktır.../.../ Rockefeller, Sovyet... sağlık çalışmalarından çok etkilenen Amerikan Yardım İdaresi'ni 1923 yılında kapattırdı" 76 
-"Bizim ülkemizde "endüstriyel tıp" tartışması yasak; "tıp fakülteleri" dokunulmaz... "Bu bilimdir!" 80 
-"New York'ta 1933'te kurulan Yerinden Edilmiş Yabancı Akademisyenlere Acil Yardım Komitesi... kuran... biri... Flexner... ağabeyi idi" 87 
-"Mont Pelerin Cemiyeti" 85 
-"CHP... "Tam Gün Yasası" uygulaması, 12 Eylül 1980 askeri darbenin ilk yok ettiği sağlık sistemi oldu... Türk basınının büyük desteğiyle.../... Tıp değerleri yozlaştırıldı; sağlık ticarileştirildi" 102 
-"Bu aşamaya nasıl gelindi?/ Evet, Rockefeller 1970'lerde ne çok zorlandı.../... İngiltere 1970'lerin sonunda, sağlık sektöründeki krizi aşmak için "Kara Rapor"… açıkladı.../... devlet... katkısı... artırılmasını talep ediyordu.../.../ Fakat... hayata geçirilemedi" 107 
-""Piyasanın canlılığı için"… yığınla "hastalık" icat edildi!/ Hap yutmak en kolay "spor" oldu" 111 
-"Ne kadar korku, o kadar para" 112 
-"Ayrıca gelişmekte olan ülkelerde... satılan ilaçların yarıdan fazlası sahte... muadili..." 113 
-"Mart 1999... ülkelerin gelişmişliğine göre fiyat artışı öngören "katlanan fiyat kavramı"…" 115 
-"Salt klinik tedavisini önceleyen "endüstriyel tıp" insanları ilaçlara bağımlı yaptı" 117 
-"Balık baştan kokmuş/ Bu "gıda-ilaç düzenin" başında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi-FDA var. Bu "örgütün" onaylamadığı ilacın dünyada yaşam hakkı yok" 118 
-"Nüfusu ilaçla denetim altına alma, "itaatkar beden" yaratma temeli Rockefeller öncülüğünde ABD'de atıldı; adına "modern tıp" dediler! Dünyaya yayıldı.../.../ Sizi iyileştirmek değil, sizin sürekli sağlık sistemlerine bağımlı olmanızı istiyorlar" 123 
-"Eski bir sözdür:/ "Tanrı yiyecekleri, şeytan ise aşçıyı yarattı!"…" 125 
-"Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü.../.../... yıllarca... inandırdı:/ "… yüksek kolesterol... kalp hastalığı..." Yalandı" 128 
-"Tıp olur da, "İsveç bilim insanları" olmaz mı?/ İsveç Gıda Dairesi... doymuş yağın kolesterole yol açtığı konusunda yaptıkları 72 çalışmayı duyurdu. Oysa.../.../... Rüzgar, ilaç satışlarından yana esiyordu.../ Ve kuşkusuz:/ İnsanları inandırmak için kolesterol konusuna Nobel ödülü eklenmeliydi... 1985 yılında... verildi" 129 
-"Korku kampanyası/.../... "mucize ilaç"tı bu kolesterol hapları... kanser... kalça kırıklarına kadar bile faydalıydı" 137-139 
-"ABD'de soruşturmalarda ilaç şirketlerinin "doktor giderlerinin" yüklü miktarda olduğu ortaya çıktı.../... İlaç şirketi, hekim eğitimi yapar hale geldi.../.../-İsveç doktorlarını geziye götüren Danimarkalı ilaç şirketi... 80 bin kron ceza kesti" 141 
-"İnsanları ölümle korkuttular.../... başa çıkmanın yolu ilaç almaktı" 144 
-"Merck ilaç şirketi yöneticisi... 1970'lerde söylediği "herkese ilaç satma" arzusu yerine gelmişti" 145 
-""Kalp Derneği ruhunu sattı"/.../-"Amerikan Kalp Derneği (AHA) halkı değil, ilaç endüstrisini koruyor!"…" 151 
-"Amerika'nın iki yüzü/ Bayer.../.../ Ölümlerin çoğu ABD'de oldu.../ Davaların çoğu ABD'de açıldı.../ Bunun sebebi Bayer'in kolesterol ilacının Pfizer'in ilacıyla rekabet etmesinin önüne geçilmesi miydi?/.../ Bayer şirketinin kolesterol ilacı "Baycol" konusunda bu kadar titiz olan ABD, kendi şirketlerine de aynı özeni gösterdi mi?.../.../... ABD, ilaç şirketlerini hep koruyacaktı" 154, 155 
-"Tehlikeli örgüt: FDA/.../... Avrupa... karaciğer hasarı nedeniyle onay vermezken, FDA onayladı" 157, 158 
-"Merck şirketi... bilimsel verileri... sakladıkları için... tazminat ödemeyi kabul ederek anlaşmaya gitti" 159 
-"Dört bin ilaç gereksiz" 162 
-"Bu ilaçlar kanser yapıyor" 163 
-"Kötü kolesterol, küresel ilaç şirketlerinin uydurduğu bir yalan.../... Kolesterolun zararları üzerine bilimsel makalelere imza atan bilim insanları ilaç endüstrisi hesabına çalışıyor" 164 
-"Uffe Ravnskov... Danimarkalı hekim.../ İsveç'te... çalıştı... seksen bilimsel makaleyle dünyada tanındı: "İsveç'te 1989'da kolesterol kampanyası başlatıldığında çok şaşırdım..."/... araştırdıkça gördü ki:/ "Bu araştırma alanında yanlışlıklar, yanlış yorumlamalar, abartmalar ve yanıltıcı alıntılar var..."/... kitabı 1991 yılında İsveç'te... yayımlandı. Hemen saldırıya uğradı" 165 
-"Yıl, 2019.../ Türkiye ise hala kolesterol ilaçlarını tartışmaya devam ediyor../-Bu ilaçlar böbrekleri bozuyor.../... şeker hastalığına yol açıyor.../.../... bir işe yaramıyor" 173 
-""Modern tıp" yalanıyla bu hastalık düzenini Rockefellerler ne amaçla kurdular?" 178 
-"BEYNİNİZİ ÖLDÜRÜYOR" 179  
-"-Ya başarılısın ya hasta!/-Başarmak için "takviye" ürün almalısın!/-Hastaysan zaten ilaç almalısın!/ Antidepresan almaman imkansız; sistemi/pazarı böyle kurdular" 182 
-"Utanma ve endişelenme gibi doğal insan hissiyatları bir hastalığa dönüşürken.../.../ Tanıtım şirketi ilaç pazarlamakla kalmıyor; Amerikan FDA "onay alma" işlemlerini de kolaylaştırıyordu.../.../... America... medya mecralarında... Sadece bir yıl içinde 1,1 milyar kez... haber oldular" 183, 184 
-""Siz farkında değilsiniz ama hastasınız" deniyor" 188 
-"Hastalık yaratıldı/yaratılıyor.../.../-"Bugün, dünyanın en büyük ilaç şirketlerinin pazarlama stratejileri, saldırgan biçimde sağlıklı ve iyi durumdaki insanları hedefliyor..." 189 
-"Ders hapı" 191 
-"-"Onlara göre" diyor, "erkek çocuk olmak bile neredeyse hastalık hali!"/ Çocuk yoktu, hasta vardı artık!/ Risk giderme aracı ise sadece ilaç" 192 
-"İlaç şirketleri sadece hastalık yaratmıyor, her geçen yıl ilaç kullanma yaş aralığını genişletiyor" 194 
-"Çocuklara ilk "teşhisi" öğretmenler koymalıydı... "Öğretmenler "hasta tespit edici" oluverdi!" 197 
-"Katliamların sebebi/ Antidepresanlar/... uzun süreli bir kullanım gerektiriyor. Çünkü etkisini haftalar sonra gösteriyor... bağımlılığa yol açabiliyor... şiddet-intihar eğilimini tetikliyor" 198 
-"Karatay.../-"… abimdi, intihar etti"…/."… ilaçlar onu kötü etkiledi..."…" 201 
-"-Antidepresanların.../... ölümlere ciddi oranda katkısı vardı" 205 
-"Prozac toplumu/.../... "Prozac'ı iyi yapan şey, güçlü bir ilaç olması değil, iyi pazarlanmış olmasıydı" dedi" 206 
-"Pfizer "Viagra" ile nasıl erkekleri ele geçirdi ise Lilly de kadınlar için yeni bir "hastalık" yaratacaktı: Regl öncesi disforik bozukluk (PMDD)" 209 
-"ABD'de "tanımlayıcı psikiyatrinin" ağırlığı giderek azaldı./ Bunu sağlayan Rockefeller Vakfı oldu" 217 
-"-Tarihteki ilk "psikomatik tıp" birimi 1934 yılında... Colorado... kuruldu.../.../ Böylece "psikomatik tıp"-"psikobiyoloji" teşhisi koydu: zihinsel kaynaklı problemler, beden sorunudur. Gelsin ilaçlar... Bunun "mucidi" kuşkusuz Rockefeller idi./.../ 1952'de... 108 tanı kategorisi bulunurken, 1980 yılında... 410 tanı kategorisi vardı" 218, 219 
-"Kılavuz kitabı hazırlayan Amerikan Psikiyatri Birliği'nin başkanı aynı zamanda ilaç şirketi sahibiydi!/ Bunlar... Kolesterol yalanları gibi depresyon konusunda da neler demediler ki.../... Dr. Loren Mosher, dünyada psikoloji tarafından otorite kabul edilen Amerikan Psikoloji Darneği (APA) üyeliğinden "tiksinti" içinde istifa ettiğini açıkladı: "Psikiyatri neredeyse tamamen ilaç şirketleri tarafından satın alındı."…" 220, 221 
-"Aklı tıbbileştirmek/.../ Psikanalizin ideolojiyle ilişkisi yok mu?... neyi düşünüp neyi düşünmeyeceğimizi.../.../ Şunu ileri sürenler var: İnsanın beyinsiz kalmasını istiyorlar... beyne "format" atılıyor... kişinin rüya görmesini bile engelliyor.../.../ Antidepresanlar serotonin hormonunu artırmak istiyor... Böylece... beyinde serotonin metabolizmasını bozuyor. Bu ilaçları altı aydan uzun süre kullandıktan sonra beyin kendi kendine yeterli serotonin üretmeyi bırakıyor, "nasılsa hazırda var" diye!/.../ Sonuçta ilaç takviyesi beynin kimyasını altüst ediyor" 223-225 
-"Yıl, 1953./ CIA... istihbarat faaliyetlerinin özünü "beyin yıkama" olarak açıkladı... "… Mançurya kobayı yaratabilmek..."…" 228 
-"Psikanalizi "ideolojik bir aygıta" kimlerin dönüştürdüğünü biliyoruz./... "asıl hastalık" antidepresan ilaçlar!/ Antidepresanlar yeni kişilikler yaratıyor... hiç yanlış yapmadığını sanan kişilik.../... kaygısız insan vahşileşiyor.../.../-"Psikoloji kapitalizmin egemenliğinde toplumsal kontrol aracına dönüşmüştür" 229, 230 
-"UYGARLIK İLACI YALANI: AŞI/... Edison dedi ki:/-"Geleceğin hekimi artık ilaç vermeyecek... insan bedenini, beslenmenin ne olduğunu... anlatacak..."/ Ne büyük yanılgı" 231 
-"Tıp ve halk sağlığı emperyalist yayılmada önemli roller oynadı.../.../... (Rockefeller ve Bill Gates)… Döneminin en zengin kapitalistlerinin bu 'işlere' başlaması tesadüf mü?" 232  
-"ABD'nin "Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi"…/ "Aşı" denince dünyada akla ilk gelen kurum" 233 
-"Aşı üreticileri, ilaç şirketleri ve sağlık otoriteleri aşılara dair birçok tehlikeyi bildikleri halde halktan sakladılar.../ 20. yüzyılda... Rockefeller aşı kampanyaları yaptı. 21. yüzyılda öncü görevini Bill Gates'e bıraktı" 237 
-"Amerika... tıp aynı zamanda şirketlerin daha büyük ekonomiye hakim olmaları için büyüdü" 241 
-"FDA'nın aşı oyunu/... İddiaya göre, kapitalizm ilaç pazarına insanların gereksinimi olmayan ürünler sunuyor" 247 
-"Gerek GAVI gerek Küresel Fon'un gerçek amacı, sağlık kavramını ve ortamını sermayenin çıkarlarına yönelik kullanmaktı" 249 
-"Her yıl medyada... "haber" sağanağı sürüyor.../... gerçeği yansıtmadığı artık bilinse de, "ne olur ne olmaz" tereddüdüyle herkes aşı oluyor; ilaç alıyor" 255 
-"Rus... Krillov, "Sovaldi" testlerinin aslında Pentagon adına gerçekleştirilen yasadışı silah testleri olduğunu iddia etti. Kimse oralı olmadı" 258 
-"Sağlık-tıp, ekonomi-politik bakış açısı olmadan değerlendirilemez" 261 
-"Aşılar artık para kazandırıyor" 264 
-"Bebekler hedefte" 265 
-"Aşı "cenneti" Türkiye" 276 
-"Hasta edenin mikroorganizma değil; zayıf bağışıklık sistemi olduğu nasıl bilinmezlikten gelinir? Bağışıklık sistemini tek kuvvetlendiren aşı mı?... Aşı, bağışıklık sistemini aslında kalitesiz hale mi getiriyor?... Ne demek "aşı hayat kurtarır"?" 280, 281 
-"ŞEKER-TANSİYON ÖLÇÜMÜ/.../ Yazar Mark Twain'e göre üç tür yalan vardır: Sıradan yalanlar, kutsal yalanlar ve istatistiki yalanlar.../ "Endüstriyel tıp" sisteminde hastalıklar değil, olasılıklar, ihtimaller ve yüzdeler "tedavi" edilir! Dünyada "entelektüel terör" estirilir" 283 
-"Glikozu kandan hücrelere pankreastan salgılanan insülin hormonu taşır. İnsülin hormonunun vücut tarafından kullanılamaz hale gelmesi, doğuştan gelen insülin yokluğu ya da yetersiz salınım sonucu kanda glikoz birikmesi halk arasında "şeker" olarak bilinen diyabet hastalığını ortaya çıkarıyor.../.../... "Bizim kan şekeri seviyemizi belirleyen kim?" sorusunu aklınıza getirmelisiniz!/ Ölçümü belirleyen kimler/ Amerikan Diyabet Derneği... -güya- kar amacı gütmeyen kuruluş.../.../... ADA'nın 1957 yılından beri değişmez para desteği Rockefeller Vakfı'ndan" 285 
-"… kan şekeri ölçüm kararını "bilim" mi veriyor, yoksa küresel ilaç şirketleri mi?" 288 
-"Türkiye'de tıbbı-hastalıkları bu tercümeler üzerinden tanımlıyorlar ve adına "bilim" diyorlar./ 1955... O günden beri bizim "şeker ölçümümüzü" belirleyen ABD oldu./.../ Diyabet yalanı" 289 
-"Şeker hastalığı tek başına hareket etmiyor, neredeyse vücuttaki tüm sistemleri, tüm organları etkiliyor; yıllar içinde bu olumsuz etki çığ gibi büyüyor./.../ Tip 2 diyabet, hayat tarzımızdaki yanlışlıklar sonucu ortaya çıkan ve dikkatli beslenmeyle, spor yaparak geçirilecek "geçici" bir rahatsızlık olamaz mı?/... ilaçlarla iyileşmediğini, üstelik daha da derinleşerek ilerlemeye... devam ettiğini gösteren çok araştırma var./ Yan etkileri korkunç" 291 
-"1980'lerde şeker ilaçları yağmur gibi piyasaya sokuldu./ İşte... "Actos"…/ 1985 yılında patent aldı... sonra... Almanya, Fransa ve Hindistan gibi ülkelerde yasaklandı... ciddi yan etkileri vardı" 293 
-"Medya... ilaç şirketlerinden gönderilen "basın bültenlerini" hiç sorgulamadan yayınlamayı habercilik mi sanıyor?" 298 
-"Sabah gazetesi.../ 12 Ağustos 2014 tarihli sayısında neredeyse bir sayfasını "Müjde! Sprey insülin geliyor" başlıklı habere ayırdı" 299 
-"Türkiye'deki şeker ölçüm cihazları-çubuklarının yanlış ölçtüğünü tartışmayalım mı?" 300 
-"Evet, en acı soru: Şeker hastası hayatının sonuna kadar kimyasal ilaca mahkum mu?.../.../ Şeker genetik mi?/.../ Küresel neoliberalizm genetiği "aldatma silahı" olarak mı kullanıyor?" 301 
-""Hastalıklı beyin" zamanla "kusurlu beden" oldu! Böylece, tüm çirkin davranışların sebebi toplumsal yapı, siyasal ekonomik sistem filan değil, nesilden nesile aktarılan "kötü genler" idi" 302 
-"Genetikçi tıp, her türlü eşitsizliği meşrulaştırma amacıyla kullanılmaya başlandı. Eşitsizlik yoktu; sadece kalıtımsal farklılıklar vardı" 303 
-"İlaç şirketleri -kolesterol gibi- tansiyonu da fazla hap satmak için abartıyor mu? Baksanıza, neyin "sıkıntılı tansiyon" olduğu tanımı sürekli değişiyor.../.../... ilaç şirketleri dünyanın en karlı üçüncü büyük sektörü oldu" 309 
-"Prof. Welch.../ "… Daha az tıbbın savunucusuyum, daha sağlıklı bir yaşam sürüyorum..."…" 318 
-"Ölçme aynı zamanda faşist soykırımın kodudur.../.../ Yaşam sevinci en yararlı ilaç; aşık olmak, spor yapmak, sağlıklı beslenmek.../... Swift.../-"Dünyanın en iyi doktorları perhiz, sükut ve neşedir!"…" 320 
-"ANTİBİYOTİK ÇIKMAZI/.../ Ağrı ne ölçülebilir ne de kıyaslanabilir.../.../ Ağrı kesiciler kolay erişilebilir ve masum algılanmaları yüzünden dünyanın en ölümcül ilaçlarıdır./.../ Hoechst AG.../... bir Alman ilaç şirketi.../ Birinci Dünya Savaşı sırasında... IG Farben'in kurucularından oldu.../ İkinci Dünya Savaşı sırasında toplama kamplarındaki insanlara ilaç denemeleri yaptığı için yöneticileri Nürnberg Davası'nda yargılandı./ IG Farben'in 23 başkanının savaş suçu sebebiyle yargılandığı davada 13 kişi mahkum oldu! Ve hepsi 1951'de Amerikan yüksek komiseri John J. McCloy tarafından serbest bırakıldı... ardından... BASF, Bayer ve Hoechst" 321, 322 
-"Rhone-Poulene 1997'de, İsveç tarihinin en kötü çevre kazasına yol açtı. Kimyasal madde artezyen suya sızdı... 2001'de... İsveç genel müdürü suçlu bulundu" 324 
-"Penisilinin keşfiyle sağlıkta "büyük devrim" yaşandı; ilk kez bilimsel yöntemlerle üretilmiş olan molekül sayesinde mikroorganizmaların yok edilmesi sağlandı. Artık enfeksiyonların tarihe karıştıkları düşünüldü... Ancak... Birkaç yıl sonra, bakteriler penisiline karşı direnç geliştirdi... antibiyotikleri etkisizleştiren evrimsel dönüşüm yaşandı" 328 
-""Süper Böcek"/.../... McKenna.../ "Bakteriler diğer bakterilere karşı ölümcül içerikler üreterek yiyecek için birbirlerine karşı rekabet ediyorlar. Diğer bakteri ise kimyasal saldırıya karşı koruma geliştiriyor.../... Penisilin 1943'te dağıtılmaya başlandı ve geniş çaplı penisilin direnci 1945'te oluştu.../.../... ABD'de... antibiyotiklerin yüzde 80'i çoğunlukla çiftlik hayvanlarına gidiyor... Asya'da su kültürleri de antibiyotiklere bağlı... bakteri bir DNA'dan diğerine geçiyor. Bir kere bu direnç gün yüzüne çıktığında, artık onun nereye doğru yayılacağını bilmek mümkün değil./.../... Evrim her zaman kazanır. Bakteri her 20 dakikada bir yeni bir nesil doğuruyor. İlaç kimyasının yeni bir ilacı üretmesi 10 yıl sürüyor... Şimdiye kadar, yenilemeyen hiçbir ilaç bulunamadı./... Bu bir asimetrik savaş ama bunun sonuçlarını değiştirebiliriz... antibiyotik... vaz<geçebiliriz"… " 329-331 
-"Antibiyotikler öte yandan bu yüzyılın en büyük zehri! Yan etkileri geçici değil kalıcı" 333 
-"Proff. Carl Elliott.../... hastaları iyileştirmesi beklenen "beyaz önlüklü" tıbbın, "her ne pahasına olursa olsun daha çok satmak" isteyen "siyah şapkalı" agresif endüstriye dönüştürüldüğünü yazdı" 335 
-"Cleveland'da iki araştırmacı, bedava bir gezinin doktorlar üzerindeki etkisini öğrenmek istedi... Sonuç:/-Geziden sonra... yazılan reçeteler, gezi öncesine göre 10 kat arttı./.../ Ölümcül antibiyotikler/.../ Defalarca toplama kararı verilen Augmentin halen piyasalarda.../.../ Stephen Fried.../.../... kitabı... Acı Haplar: Yasal İlaçların Tehlikeli Dünyası" 336-338 
-"Tulunay.../ ".../... ölüm kalım durumu yoksa asla ama asla kullanılmaması gereken... ilaçlar.../.../... Antibiyotik bu gruptaysa... bu yüzyılın en büyük zehiridir, yan etkileri geçici değil kalıcıdır, ömür boyu sakat kalabilir... Yan etkiler... aylar ya da yıllar sonra ortaya çıkabilir... önce kullandığınız antibiyotiklere bağla(ya)mazsınız. Yanlış teşhislerle işe yaramayan... ilaçları kullanmaya başlarsınız... her şey içinden çıkılmaz hale gelir"…" 340, 341 
-"Antibakteriyal ürünlere dikkat/ Sabunlar, deterjanlar, deodorantlar, diş macunları, gargara ürünleri, traş kremi, losyonlar, dudak boyası, ıslak mendil, cerrahi temizlik malzemeleri.../... Yararı olmadığı belli de, ya zararları?/ "Triclosan" (OTC)/... 1964'te patenti alındı. Mikrop bulaşmasını önlemek amacıyla... 1974'te FDA tarafından onaylandı... 1990'lardan itibaren OTC tartışılmaya başlandı. FDA seyirci oldu./ Hormonlar üzerinde bozucu etki yaratıp... insana ve doğaya büyük zarar verdiği için Natural Resources Defense Council... OTC konusunda hiç adım atmayan FDA'yı 2010 yılında dava etti!/ Mecburen.../ FDA... 2016 tarihinde, "Triclosan" içeren 19 aktif maddenin güvenli olmadığına karar verdi. Ama... kullanılmaya devam ediyor.../.../... Türkiye'de.../ İlaçlar... test yapılmadan onay veriliyor... AB dayatmasıyla... 2015 yılına kadar yedi yönetmelik-kılavuz çıkarıldı... pek okuyan da yok" 344, 345 
-"Yasal uyuşturucu/.../ ABD... ilaç şirketine... uyuşturucu operasyonu yapılıyordu" 346, 347 
-""Bu kasıtlı siyaset"/ James Petras.../ Yunan kökenli... sosyoloji profesörü... Marksist.../.../ "Amerika'daki Opioid Salgını-Bir Milyon İşçiyi Öldürmek" başlıklı yazısında, kapitalizmin bunu bir siyaset olarak uyguladığını iddia etti... daha iyi yönetilebilir kılmak için, dünyanın başına "Opioid" denen "ilacı" bela ettiğini belirtti./ İngiliz Doğu Hindistan Şirketi ve... Çin'i tarihin en büyük "bok çukuruna" nasıl düşürdü ise ilaç tekellerinin de ABD'yi (ve dünyayı) o hale getirmeye çalıştıklarını yazdı:/ "… 'Reçeteli Opioid Salgını' Amerikan ailelerini... tahrip ediyor... ABD toplumunun tamamını parçalıyor. Binlerce işçi öldü... madde bağımlılığı.../... Neo-Malthus'un güçlü tonları olan bu kasıtlı politikayla amaç... Amerikan işçi sınıfının gücünü azaltmaktır..."…" 350, 351 
-"Lekeli politikacılar/... tıbbi cihaz satış... Cardinal Health" 353 
-"Tıp, siyaset üstü değildir./ Neyin zararlı olduğuna -politikacıları satın alan- küresel ilaç şirketleri karar verir" 355 
-"Pfizer'in... ilacı reçeteye yazması için doktorlara promosyon verdiğini iddia etti... Bu ilaç için şirketin "tanıtım" gideri 325 milyon dolar idi!/ Bunlar ortaya serilince "Bextra" pazardan çekildi./.../ ABD... ceza kesti. Suçu... ağrı kesici ilacın tanıtımı ve pazarlamasında yalan söyleyip, yan etkileri saklamasıydı" 357 
-"Amerikan ilaç devi Merck.../... kamuoyunu yanıltıcı hareket ettiği gerekçesiyle açılan davada, toplam 950 milyon dolarlık tazminat ödedi" 359 
-"FDA ABD'li ilaç şirketlerine, Avrupa Birliği ise kendi ilaç firmalarına daha toleranslı davranıyor.../ İsviçre'nin dünya devi Novartis ilaç şirketi Avrupa'dan ziyade ABD'de zorlanıyor.../ Amerika'nın ilaç pazarında "haydutluk" yapmak için elinden geleni yaptığı bir gerçek" 370, 371 
-"KIBRIS'TA ÖLÜ BEBEKLER/.../ İnsanlar herhangi bir konuda endişe ettiklerinde ilaç-hap almaya teşvik edildiler.../... "Komünizm" korkusundan kurtulmak için bile hap alındı... İngiliz yazar Aldous Huxley 1954 yılında yazdığı Algı Kapıları adlı kitabında komünizm tehlikesi gibi toplumsal endişelerin sadece alkolle giderilemeyeceğini yazdı; "Bir ilaç mutlaka üretilecek" dedi./ O ilaç.../ Almanya'da üretilmişti zaten.../ İlacın mucidi Heinrich Mückter.../ Nazi ordusunda görev yapmış bir doktordu.../ Astsubay Wilhelm Kunz ise yardımcısıydı./ Irksal temizleme için biyomedikal üzerinde çalışıyorlardı./ Dr. MÜckter (ve yardımcısı Kunz) savaştan sonra dokunulmayan Nazilerden idi.../.../... Contergan"… 1957'de piyasaya verildi.../... her derde devaydı.../.../... ilk ithal edenlerden biri İngiliz Distillers Co. Oldu; alkol imalatçısıydı! Sonra İsveç Astra şirketi ithal etti.../ Bir kadın farmakolog, ABD'nin kaderini değiştirdi: Dr... Kelsey./... onay vermeyeceğini söyledi.../ İlacın Amerikan distribütörü... El altından... binden fazla doktora 2,5 milyondan fazla tablet dağıtılmıştı. Bunun sonucu ABD'de sadece 17 sakat doğum gerçekleşti. Bayan Kelsey direnmeseydi ölüm sayısı çok artacaktı... Dr. Kelsey, 1962'de Başkan... Kennedy'nin elinden Federal Sivil Hizmet Ödülü aldı./  Sherri Finkbine... hamileydi. Eşinin Avrupa'dan satın aldığı reçetesiz yatıştırıcıyı kullandı. Talidomid'in zararlarını öğrendiğinde hamileliğini iptal etmek istedi; ancak Arizona'daki yasalar... kürtaj için İsveç'e gitti. Evet, Talidomid'in fetusu deforme ettiği ortaya çıktı./.../ Kolsuz, bacaksız, kulaksız bebek doğumları... hemen anlaşılamadı.../.../ Sonuçta 46 ülkede... Beş bini hayatta kalan sekiz bin ile on iki bin arasında ilaç yüzünden şekil bozukluğu olan bebek doğdu" 373-377 
-"Bebek ilaçları dehşet saçıyor/ Sadece Talidomid faciası yok.../.../ Kıbrıs'ta 1960'larda görev yapan İngiliz askerlerinin 300 bebeği ölü doğmuş ya da ancak bir gün yaşayabilmişti./ Askerler aşı mecburiydi" 378 
-""Sağlıkta Şüphecilik"…/ Tüm ülkelerde yanıltıcı ilaç reklamlarına-tanıtımlarına karşı mücadele etmeyi sürdürdüler. Yaptıkları baskılarla 168 ilacın reklamını durdurmayı başardılar" 380 
-"Szaszz.../.../ Modern toplumların psikolojiyi sosyal kontrolün amacı olarak gördüğünü ortaya koyarak... kitapları yazdı" 381 
-"Rockefeller nüfus projesi" 382 
-"Dünyada "ari ırk" nüfusunun artması için gelişmemiş ülkelerde "nüfus planlaması yapma" projesi de öjeni görüşünün yansımasıydı" 383 
-"Batı hızla küçük, taşınabilir, yan etkisi göreceli az tıbbi cihaz teknolojisine geçerken, Türkiye gibi ülkelere hantal, yan etkisi fazla cihazları dayatıyorlar... cihaz satışından çok, sarf malzemesi satışından kar sağlıyor" 393 
-"2009... İsveç'te... ilaçlı ve ilaçsız stent tartışmasının ilaçsız stentler lehine bittiği..." 394 
-"Türkiye... bir hastaya ağrısı olduğu gerekçesiyle protez ameliyatı yapılıyor./Bir yıl içerisinden Antalya'da İsveç belden kemerli yürüme cihazı hiç reçete edilmemişken, Diyarbakır'da 300 tane yazılıyor" 395 
-"Medikal alet sektörünün küresel ticaret hacmi 2015 yıl sonu itibariyle 1 trilyon 170 milyar dolar; ilaç sektöründen büyük.../... tıbbi cihaz pazarının tartışılmaz lideri ABD; piyasanın yarısına hakim" 399 
-"Türk San Sağlık ürünleri şirketini, İsveçli Svenska Cellulosa Aktiebolataget aldı" 401 
-"Teknolojinin gösterdiği değişim, geleceğin hastanelerini dijital yapıya kavuşturuyor... Mobil sağlık kuruluşları bunlardan biri.../.../... Akıllı telefonlar, geleceğin tıbbının seyyar tanı cihazlarla nereye gideceğinin somut göstergesi" 406 
-"Sadece iPhone/iPad'in kullanımda 18 binin üzerinde sağlık uygulaması var" 407 
-"Tıbbi bakım artık... ağırlıklı olarak evde gerçekleşecektir. Dijital imkanlar doktor-hasta iletişimini sanal ortama taşır" 408 
-"Teknoloji tıbbı şekillendirip amacı dışına mı çıkarıyor?/.../ Tıbbi teknoloji tıbbın icra edilme tarzını değiştirerek, tıbbın "sanayileşmesine" hizmet etti ve tıp, sermayenin gereklerine göre yeniden dizayn edildi... sernayedar... hekimden karşılığını bekler oldu" 409 
-""Hizmet başı para" hekim-hasta ilişkisini değiştirdi./ Yıl, 2003. ABD... 824 doktor... (yüzde 93) tıbben herhangi bir gerekliliği olmamasına rağmen hastalardan testler, ek araştırmalar istedikleri... ortaya çıktı./ Türkiye bugün "defansif tıbbın" oyun alanı oldu" 411, 412 
-"EN ÇOK İNANILAN YALAN" 415 
-"Zayıflama hapları" 419 
-"Gençlere yasal bonzai" 426 
-"İlaçlara bağımlı hale getiriliyoruz.../.../ Vitamin çılgınlığı/.../ Başımızda "vitamin belası" vardı, bir de sigaralısı çıktı" 430 
-"… "ölçüm"… İnsanlar D vitamini eksikliğiyle korkutuluyor. Oysa eksiklik seviyesi konusunda çok az fikir birliği var.../... hastalık üretip pazarlayanlar.../ Yalan: "Müşteriyi asla kandırma"…" 436 
-"Teksas... McGarity ile... yayınlar yoluyla bilimin nasıl manipüle edildiğini... yazdılar./.../... bilimin çarpıtılmasının sistematik olduğunu belirttiler" 446  
-"Prof. Kassirer... 2006'da... FDA'nın onayladığı ilaç çalışmaları hakkında, "Hatalı, bazen ciddi biçimde eksik ve açıkça aldatıcı" diye yazdı... "İlaç endüstrisi, pek çok hekimin ahlaki değerlerini saptırmıştır..." cümlesini sarf etti" 448 
-"Marcia Angell... 2009 yılında... (İlaç Şirketleri ve Doktorlar: Yolsuzluk Hikayesi) başlıklı makale yazdı" 449 
-"Richard Smith.../.../-2005 yılında "Tıp Dergileri İlaç Firmalarının Pazarlama Kolunun Bir Uzantısıdır" adlı bir makale yazdı... "Pek çok tıp makalesi... güvenilmezdir."…" 452 
-"Hayalet yazarlar" 456 
-"Yanıltıcı "bilim" araştırmaları" 458 
-""Bilimsel atıf" güvenirliğini kaybetti.../ Endüstriyel tıp, "sanayi" oldu.../.../... tıp endüstrisi yozlaştı. Bunu Rockefeller yaptı. FDA artık güvenilmez bir kurum" 463 
-"Türkiye'de bilim sahtekarlığı" 466 
-"Washington Konsensüsü/.../ 1989.../.../... azgelişmiş ekonomilerin işgücü piyasasını küresel şirketler tarafından sömürüye açmanın yoluydu.../ Washington DC'de bulunan (IMF, Dünya Bankası, Amerikan Hazinesi) kurumlar ABD'nin merkezde olduğu küresel serbest piyasa düzeni konusunda anlaşmıştı.../.../ İşte "uzlaşma" buydu" 476, 477 
-"Türkiye, "sağlıkta küreselleşme" projesine 7 Ekim 1988 tarihinde kanun hükmünde kararname ile dahil oldu" 479 
-"AKP'nin sağlık aldatmacası" 481 
-"Roche şirketi tarafından Türkiye'de üretilen "Mestinon" tabletinin lisansı, daha sonra İsveçli Meda firmasına satıldı. Meda şirketi ise AB uyum yasalarıyla ithalatın önündeki engeller kaldırılınca Türkiye'deki üretimini bitirerek ürünü yurtdışındaki fabrikalarında üretip Türkiye'ye getirip satmaya başladı. Sadece acil durumlar için ithalata izin verilen "alternatif ödeme kanalı" genişletilince firma ithalatı kesti... 11 TL'den satılan ilaç... 303 avro oldu" 393, 394 
-"Yerli ilaç sektörü -sanki bilinçli şekilde- boğuluyor" 495 
-"Şöhretli doktorların yaptığına bakın/.../ Aralarında Türkiye'nin önde gelen tıp profesörlerinin de bulunduğu onlarca doktora tıbbi malzeme ve ilaç firmalarından düzenli olarak yoğun miktarda para akıtılıyordu. "... 'şu rüşvet almıyormuş' diye hayret ediyoruz"…" 518, 519 
-"Küresel şirketler dudak uçuklattı" 521 
-"Mehmetçik bile kullanıldı" 523 
-"İlaç firmasının insanlığa sağlık hizmeti vermekten ziyade, piyasada daha çok hasta oluşturup, daha çok ilaç satmayı ve sadece para kazanmayı amaç edindiği ve bu amaç doğrultusunda her türlü yöntem ve metodu çekinmeden pervasızca uyguladığı anlaşılmıştır" 528 
-"893 Türk kobay öldü" 531 
-"En acısı: Türkiye'de yoksul üniversite öğrencilerin 300-1000 lira için kobay olmayı kabul etmesiydi. İlaç denekliği fakirlerin gelir kapısı oldu" 533 
-"DÜNYANIN EN KİRLİ ÜÇÜNCÜ ENDÜSTRİSİ" 535 
-"Rockefeller'ın amacı" 537 
-"Bedeni siyasetin aracı haline getiren "biyopolitika" kavramı var. Asıl mesele buydu./... insanları... "itaatkar"… yapma stratejisiydi./.../ LeibnizSpinoza'dan "hekim" diye söz etti... Kitaba yol gösterenler oldu.../ Michel Foucault.../.../ Tıbbi stratejileri kullanan "biyopolitika"nın, bedeni siyasal hedeflerin aracı haline getirdiğine ilk dikkati o çekti./.../... "biyopolitika"nın... "modern kapitalimin" doğuşuyla başladığını belirtti: "Hayat (beden) artık iktidarın nesnesi oldu."/ Çünkü yaşam "armağan" değil, "mülktü"..." 539, 540 
-"Nietzsche diyor ki:/-"Yaptığınız işin felsefesini bilmezseniz-yapmazsanız, yalnızca teknisyen olarak kalırsınız."/.../ Ivan Illich.../ Hırvat-Avusturyalı düşün insanı.../... papaz oldu... Vatikan'la arası açıldı.../ Modern kapitalist toplumun... etkilerini inceledi... "Okul, yaşadığınız topluma ihtiyacınız olduğuna sizi inandırmaya çalışan bir reklam ajansıdır."/.../ Tıbbın hastalık yaratarak her geçen gün daha fazla insanın hasta sınıfına sokulduğunu belirten Illich, "Henüz hastalanmamış ya da iyileşme umudunu kaybetmiş insanlar üzerinde nüfuz kurmaya çalışan" tıp sistemine köklü eleştiriler yöneltti. "Yaşamın tıplaştırılması" kavramının yaratıcısı oldu./.../"-Kendini kabul ettirmiş olan tıp, insan sağlığı için ciddi bir tehlike haline geldi..."…" 543, 544 
-"Sağlık amaç değil araç" 545 
-""Modern" adı verilen tıbbın son yıllarda küresel ilaç şirketlerinin himayesine sokulduğunu bilmeyen kaldı mı?" 546 
* 
23.1.2020  
* 
EK NOT: 

Kitaptan Rockefellerler`in kabahatinin ne olduğunu anlayamadığımı belirtmiştim. 
Daha sonra gördüğüm bir sosyal medya iletisinde bu konuda epeyce ciddi ve önemli bulduğum şöyle bir açıklama vardı: 
"14. yüzyıl... Kara Veba salgını Avrupa`da yaşayanların %25`ini katlederken tek etkilenmeyenler Romanlardı../ Sebebi ise Romanların gümüşü enjekte edilebilir hale dönüştürüp, damar yolu ile vücuda vermeleriydi... Gümüş iyonlarının en önemli özelliği, antibakteriyal olmasıdır... Doktorlar gümüşün faydalarını biliyorlar... ... Peki ne oldu da gümüş hayatımızdan çıkarıldı?.. Bu olayın çıkış noktası ta Ikinci Dünya Savaşı dönemine kadar gider. O dönem... keşfedilen penisilin, sentetik olarak üretilmeye başlanır. Ve böylece tıpta patenti alınmış sentetik ilaçlarla, büyük ilaç firmalarını çok zengin eden yeni bir çağ başlar... Ve böylelikle... gümüş bir şekilde hayatımızdan çıkarıldı... unutmamız ve onun yerine... sentetik penisilini kullanmamız öğütlendi. 1906 senesinde bütün büyük ilaç şirketlerini satın alan John D. Rockefeller koloidal gümüşün ilaç satışlarının önünde engel oluşturacağının farkındaydı. Bu sebeple Jude Abraham Felxner yardımı ile Amerika`daki tüm tıp fakültelerinde gümüş suyu konusunun işlenmeyeceği ve bu talimata uymayan tüm profesörlerin lisanlarının elinden alınacağını belirtmişti. Işin ilginç tarafı Rockefeller, ailesinin hiçbir zaman ilaç kullanmasına izin vermedi... Pek çok insan şu an için gümüş elementinin sonsuz faydalarından yararlanamıyor... unutmamamız gereken en önemli besin CEVIZ..."     
  
* 
EK 1: 


26 Ocak 2020 
"Kara Kutu": Soner Yalçın 
Ne garip, Soner Yalçın’ın gözünde özel muayenehanelerinde bilimsel tıp pratiklerini uygulayanlar eleştirilmesi gereken insanlarken, benzeri özel muayenehane ya da birimlerde “alternatif” tıp pratiklerini uygulayanlar örnek kişiler oluyor!.. 
Bütün modern gözlerin yaklaşık 600 milyon yıl önceki tek bir proto-gözden köken aldığını ve zaman içerisinde aşamalı olarak evrimleştiğini biliyor musunuz? 
... 

* 
EK 2: 



"Aşıyı emperyalizmle açıklamak mantık dışı; aşıda tereddüdü olanlar tıbbı bıraksın" 
İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Rukiye Eker, Şirin Payzın'a yorumladı 
23 Ocak 2020 13:59 
  • - 
  • A 
  • + 
İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Rukiye Eker, aşı karşıtlığının emperyalizm ile açıklamanın mantık dışı olduğunu ve tıp dünyasında böyle bir kabul olmadığını söyledi.  
Dünyada ve Türkiye'de özellikle son yıllarda aşı karşıtlığındaki yükseliş dikkati çekiyor. Aşıların 'gereksiz ve zararlı' olduğuna yönelik yanlış bilgiler nedeniyle birçok aile çocuğuna aşı yaptırmayı reddediyor. Resmi kayıtlara göre 2011'de çocuğuna aşı yaptırmayı reddeden aile sayısı 183 iken bu rakam 2018'de 23 bine çıkmış durumda. Peki aşı karşıtlığı gerçekten doğru bir yaklaşım mı? Aşı karşıtlığının tehlikeleri ne? Aşı karşıtlığı dünyada bitmek üzere olan hastalıkların yeniden ortaya çıkmasına neden olur mu? 
Ne Oluyor programına konuk olan Prof.Rukiye EkerŞirin Payzın'ın aşı karşıtlığı konusundaki sorularını yanıtladı. 
Aşı konusunda tereddüt yaşayan tıpçılar için "Öğrencilerime böyle bir tereddüdü olan varsa tıbbı bıraksın diyorum" diyen Eker"Aileler bu hastalıkları unuttular. Kendileri aşı olarak bu hastalıkları yaşamadılar ve böyle ölümcül hastalıkları unuttular. Zannediyorlar ki bu hastalıklar bir şehir efsanesi" dedi.  
Eker aşı reddine ilişkin şöyle konuştu: 
"İnsanlar geçmişte yaşanan ölümleri unuttular" 
"Ben çocuk hekimliğinde 43 seneyi dolduruyorum. 1977 senesinde asistanlığım dönemimde henüz bu kadar çocuk hekimliği yoktu. İnanın her gün mutlaka kızamıktan, difteriden, boğmacadan veya başka virüsten ölen en az bir çocuk olurdu. Bugün ise biz çocuklara bu vakaları gösteremiyoruz. Sadece kitaplardan, eski resimlerden anlatıyoruz. Ben bu aşı reddine inanamıyorum. Aileler bu hastalıkları unuttular. Kendileri aşı olarak bu hastalıkları yaşamadılar ve böyle ölümcül hastalıkları unuttular. Zannediyorlar ki bu hastalıklar bir şehir efsanesi. İnanır mısınız bunları yaşamamış genç hekimler bile temel aşıların yararları konusunda bilgi sahibi değiller çünkü tecrübeleri yok" 
"Aşı reddi ile birlikte geçmişte yaşanan bazı hastalıklar yeniden ortaya çıkacaktır. Mesela kızamık hastalığı tekrar görülmeye başlandı, çocuk felci (Poliomyelit), en son 1998 senesinde görüldü ve 2002 senesinde Türkiye bu hastalığı tamamen ekarte eden ülkeler arasında girdi. Ama eminim bu aşı reddinden sonra başlayacak. Çünkü dünyada henüz bitmedi. Turizmin bu kadar çok olduğu zamanlarda bu aşıyı yapmayalım diyemeyiz. Örneğin çiçek hastalığı 1979'da dünyada tamamen ortadan kalktığı için artık bu aşı artık hiçbir yerde yapılmıyor"  
"Aşı konusu manipülasyon aracı olarak kullanılacak bir şey değildir. 15 ve 16. yüzyılda yaşanan çiçek hastalığı sırasında ilaç firmaları yoktu. Bunlar komplo teorileri. Bunları kullanarak para kazanıldığı doğru değil. Bizim de karşı çıktığımız bazı şeyler var tabi. Bir çok konuda insanlara arttırılmış sağlık ihtiyacı empoze edilmeye çalışılıyor. Bu da çok net" 
* 

EK 3: 




        Ne Oluyor? 
Prof. Eker'den Dr. Öz ve Karatay'a yanıt: Bu insanların beslenme ile ilgili doğru düzgün yayınları yok, bu ne cüret! 
23 Ocak 2020 16:53 
  • - 
  • A 
  • + 
İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Rukiye Eker, Bir dergiye verdiği röportajda kahvaltı yapmanın gereksiz olduğunu söyleyen Dr. Mehmet Öz ile Prof. Dr. Canan Karatay'ın "Her gün 30-40 tane zeytin yersek hastanenin yolunu unuturuz" açıklamasına 'Bu insanların beslenme ile ilgili doğru düzgün yayınları yok.  Nasıl oluyor da bunu iddia edebiliyorlar. 'Bu ne cürettir'  sözleriyle tepki gösterdi.  
Şirin Payzın'la Ne Oluyor programına konuk olan Eker, piyasada bu sözlerle arkasına birçok insanı takan hekimler olduğunu söyledi. Bu tür açıklamaları yapan hekimlerin gerçek anlamda bir çalışmasının bulunmadığını söyleyen Eker şöyle konuştu: 
"Yani şu çok üzücü. Mesela şu anda piyasada bu işleri söyleyen arkalarına bir sürü insanı takmış giden hekim arkadaşlarını çoğunu tanıyoruz. Hiçbir konuda gerçek bir çalışması olmayan insanlar bunlar. Günde 70 tane zeytin yiyebilirsiniz diyen hekim arkadaşın ben özgeçmişini biliyorum. Birlikte çalışmışlığımız var. Bu insanların beslenme ile ilgili doğru düzgün yayınları yok.  Nasıl oluyor da bunu iddia edebiliyorlar. 'Bu ne cürettir' demek lazım. Sen bu konuda doğru dürüst hiç çalışma yapmamışsın, okumamışsın şimdi kalkıyorsun günde 70 zeytin yiyin diyorsun.  
Kendi alanı olmayan bir arkadaş çıkıyor, konuyla alakası yok ama otizm ile ilgili bir konferansta konuşmacı oluyor. Bu ne cürettir gerçekten. Ama bunu yapan insanlar hep olmuştur-olacaktır. Önemli olan halkın bu tür insanlara pirim vermesini engellemektir." 
* 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder