17 Aralık 2018 Pazartesi
EN BÜYÜK PİŞMANLIĞIM
Sonrasında da, o halim, bir ölçüde sürmüş olsa da, özellikle, lise ikiden işe başladığım tarihe kadar olan dönemde, sanki bir hayal dünyasında yaşadım!
Ayağım yere basmadı!
Kendime;
-Hayatın anlamı ne?
-Ben nasıl bir yaşam istiyorum?
türü, ve buna benzer, hayatın anlamına ilişkin, soruları sormadım, ve, ciddi bir şekilde, hayata dair, doğru dürüst, bir anlayış oluşturmadım.
Ve, dolayısıyla, geleceğimi planlayıp gereğini yapmadım.
İrademi kullanıp müdahale etmedim.
Kendimi, tamamen akışa bıraktım.
Bu durum nedeniyle, hayatımın en verimli olabilecek o yılları, 1968- 1978 dönemindeki, 15-25 yaş arası yıllarım, on yılım, neredeyse, tamamen, bomboş geçti.
*
Lise ikiden itibaren eğitimimi, çok çok, gevşettim.
Kendim için bir isteğim olmadı!
Hemen hemen, hiçbir, tercih yapmadım, hiçbir şey için gayret göstermedim.
Kendi yapıma da hiç uymayacak bir biçimde, tam anlamıyla, aylaklık yaptım.
Zaman öldürdüm.
Okumadım.
*
Buna rağmen, 1971 Eylülünde başladığım üniversite eğitimimi 1975 Haziranında, hiç gecikme olmaksızın, tamamladım.
*
Ancak, esas itibariyle, o yılları, tam olarak, öldürdüm!
Bunun, benim için, kişisel olarak, ne büyük bir facia olduğunu ise, ancak, şimdi şimdi, anlayabiliyorum.
O zamanlar, aklımı kullanmış, zamanımı doğru değerlendirmiş, olsaydım, bugün, çok farklı bir durumda olabilirdim.
*
Bir insana zorla kabul ettirilmek istense dahi kabul edilmeyecek davranış tarzını, kendi kendime, kabul edip yaşadım.
Hem de, "çok bilir"mişçesine!
Böylece, geleceğimi, büyük ölçüde, heba ettim.
*
Bilmenin önemini ve öğrenmenin güzelliğini, yeni yeni, anlayabiliyorum!
*
O yıllarda zamanımı öyle hoyratça kullanmış olmak, daha doğrusu en verimli zamanımı o şekilde heba etmiş olmak, o zamanı düzgün bir şekilde değerlendirmemiş olmak, hayatta en büyük pişmanlığımdır.
*
17.12.2018
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder