İŞLENECEĞİNİ HERKESİ BİLDİĞİ BİR CİNAYETİN ÖYKÜSÜ
1982 NOBEL EDEBİYAT ÖDÜLÜ
Gabriel Garcia Marquez, İspanyolca aslından çeviren: İnci Kut, 58. basım: Ekim 2018, Can Yayınları, İstanbul
Ülkeye sonradan gelmiş Türk diye anılan Araplardan olan Santiago Nasar'ın "namus" meselesi gerekçesiyle öldürülmesinin hikayesi.
İşleneceği bilindiği halde önlenemeyen bir cinayet.
*
Öykü sürreel, bence.
Ama, kurgu güzel.
Anlatım da hoş.
*
Kitap, hikayenin sonu "belli" olmasına karşın ilgiyle okunuyor.
Ama, asıl sürpriz, sonda.
*
Kitaptan bazı notlar:
-"... kilisenin debdebesi karşı konulmaz derecede büyülüyordu onu" 15
-"... öyle bir konuşma tarzı vardı ki, bir şey söylemekten çok, gizlemeye yarıyor gibiydi" 30
-"... kendisine sorulmayan soruları yanıtlıyor, kimsenin vermediği selamlara belli belirsiz karşılık veriyordu" 45
-"... hemen öldürmek için gereken hiçbir şeyi yapmamışlardı, tam tersine biri çıkıp da onu öldürmelerini engellesin diye akla gelebilecek her çareye başvurmuşlar ama bunu sağlamayı başaramamışlardı" 49
-""bunun Türklerin1 marifeti olduğu düşüncesi...".../ 1. Güney Amerika ülkelerinde Ortadoğu'dan göçen Arap kökenlilere Türk gözüyle bakılır. (Ç.N.)" 73
-"İkizlerin duyduğu korku, sokaktaki insanların ruhsal durumuna da uyuyordu. Arapların misilleme yapabilecekleri olasılığı gözden uzak tutulmuyordu... Araplar, yüzyılın başlarında en ücra, en yoksul Karayip köylerine yerleşmiş barışçı göçmenlerden oluşan bir topluluktu... Birbirlerine bağlıydılar, çalışkandılar, Katolik olmuşlardı" 74
-"Ancak cinayeti engelleyebilmek için bir şeyler yapabilecekken yapmayanların çoğu, namus sorunlarının ancak faciada rol almış kişilerin erişebildiği kutsal alanlar olduğu bahanesiyle kendilerini avutmuşlardı" 87
-"... çiçeği burnunda mutlu bir devlet memurunun kibirli, coşkulu tavırlarını sergiliyordu" 88
-"Özellikle de işleneceği böylesine açıkça duyurulmuş bir cinayetin hiçbir aksilikle karşılaşmadan gerçekleşmesi yolunda hayatın edebiyatta bile görülmeyen onca rastlantıdan yararlanmış olması ona büyük bir haksızlık gibi görünmüştü" 89
-"İçinde yaşadığı dünyanın erdem taslama merakını biliyordu, ikizlerin ilkel doğalarının bu şekilde aşağılanmaya direnemeyeceklerini de biliyor olması gerekiyordu" 90
-""Parasının kendisine dokunulmazlık kazandırdığını sanıyordu," demişti bana. Karısı... "Buradaki bütün Türkler gibi."..." 91
-"... birisi bağırmıştı, "Hey Türk..."..." 102
-"... kıvırcık saçları darmadağınık olmuş Arap yüzünün her zamankinden daha yakışıklı olduğunu..." 106
-"Son basamakta tökezlemiş ama kendini hemen toparlamıştı. "Hatta bağırsaklarına bulaşan toprağı eliyle silkelemek titizliğini bile gösterdi," dedi bana" 107
*
28.12.2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder